3 Ocak 2012 Salı

tenimizdeki diken...






        SCHOPENHAUER’DAN :
·          
  • Endişelerimiz ve kaygılarımızın yarısı başkalarının bizim hakkında düşündüklerinden kaynaklanır.Bu dikeni tenimizden çıkarmalıyız...

  • Hangimiz,  başkalarının ne düşündüğünü fazlasıyla önemseyen birini  –bu kişi kendimiz de olabilir- tanımayız ki? Böyle bir kişiye bir soru sorulduğunda yanıt için kendi içine bakmaktansa yanıtı dışarıda arar; hangi yanıtı istediklerini ya da beklediklerini görmek için diğerlerinin yüzlerini tarar.

  • İyi bir izlenim yaratma isteği o kadar güçlüdür ki pek çok idam mahkûmu, idama giysilerini ve son hareketlerini düşünerek gitmiştir

  •  Oysa başkalarının fikirleri her an değişebilen bir hayaldir. Fikirler pamuk ipliğine bağlıdır ve insanı başkalarının ne düşündüğüne ya da daha kötüsü ne düşünüyormuş gibi göründüklerine köle eder (çünkü gerçekte ne düşündüklerini asla bilemeyiz)

  • Gerçekten önemli olan tek şey ne olduğumuzdur. İyi bir vicdan iyi bir şöhretten daha anlamlıdır. İçsel dengimiz,  bizi rahatsız edenin olaylar/durumlar değil, onları nasıl yorumladığımız olduğunu bilmekle sağlanır. Yani hayat kalitemiz deneyimlerimiz tarafından değil de, deneyimlerimizi yorumlama biçimlerimiz tarafından belirlenir.
  • Maddi zenginlik ulaşılamayacak bir hedeftir.Ne kadar çok mala sahip olursak,o kadar fazlasını isteriz. Zenginlik deniz suyu gibidir : içtikçe susuzluğumuz artar. Sonunda biz mallara değil - onlar bize sahip olur.

      (bildiğimiz şeyler ama bazen yeniden hatırlamak gerekiyor)



1 yorum:

  1. :)
    en cok bu güzel
    hayat kalitemiz deneyimlerimiz tarafından değil de, deneyimlerimizi yorumlama biçimlerimiz tarafından belirlenir.
    ve bir de deniz suyu benzetmesi

    YanıtlaSil